Kamu İdarelerinin Bütçelerinden Karşılanan İdari Para Cezaları ile Takip ve Yargılama Giderlerinin Kişisel Sorumluluğu Bulunan Personele Rücu Edilmesine Yönelik Süreçlerin İşletilmemesi
Kamu görevlilerinin hatalı eylem ve işlemleri neticesinde menfaati ihlal edilenler tarafından açılan iptal davaları sonucunda hükmedilen yargılama giderleri ve benzeri ödemelere ilişkin tutarlar ile ilgili mevzuatında öngörülen yükümlülüklerin yerine getirilmemesi nedeniyle düzenlenen idari para cezalarına ilişkin tutarların kamu idarelerinin bütçesinden ödenmesi sonrasında sorumlu kişilere rücu edilmediği tespit edilmiştir.
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun “Kişisel sorumluluk ve zarar” başlıklı 12’nci maddesinde; Devlet memurunun kasıt, kusur, ihmal veya tedbirsizliği sonucu idare zarara uğratılmışsa, bu zararın ilgili memur tarafından rayiç bedeli üzerinden ödenmesinin esas olduğu hüküm altına alınmıştır.
Kamu görevlileri tarafından mevzuatta öngörülen yükümlülüklerin yerine getirilmemesinden kaynaklanan idari para cezaları, yargılama giderleri ile benzeri ödemelere ilişkin tutarların kamu idarelerinin bütçelerinden karşılanması sonrasında sorumlu kişilere yönelik rücu süreçlerinin işletilmemesi mevzuata aykırılık teşkil etmektedir.
İdare Adına Tapuda Kayıtlı Olan Taşınmazların Fiili Envanter İşlemlerinin Tamamlanmaması ve Taşınmazların Mali Tablolarda Yer Almaması
Kamu idarelerine ait taşınmazlara ilişkin fiili envanter çalışmalarının tamamlanmadığı, taşınmazların değerlerinin belirlenmediği ve bu değerler üzerinden kayıtlara alınmadığı tespit edilmiştir.
Kamu İdarelerine Ait Taşınmazların Kaydına İlişkin Yönetmelik'in "Kayıt ve kontrol işlemleri" başlıklı 5'inci maddesine göre; tapuda kayıtlı olan taşınmazlardan maliyeti belirli olanların maliyet bedeli, maliyet bedeli belirlenemeyenlerin rayiç değeri, bu iki değeri belli olmayanlar ile maddede sayılan diğer taşınmazların ise iz bedeli üzerinden kayıtlara alınması gerekmektedir.
Öte yandan Yönetmelik'in Geçici 1'inci maddesinde; kamu idarelerine ait taşınmazların fiili envanterlerinin emlak vergisi değerleri üzerinden kayıt ve kontrol işlemleriyle görevli birimler tarafından mevcut kullanım şekilleri esas alınarak en geç 30.09.2014 tarihine kadar tamamlanması, Yönetmelik eki formlara ve icmal cetvellerine kaydedilmesi, fiili envanteri yapılan taşınmazlara ait bilgilerin muhasebe kayıtları yapılmak üzere ilgili muhasebe birimine verilmesi öngörülmüştür.
Söz konusu taşınmazların kayıt ve kontrol altına alınmasında nihai amaç, emlak vergisi değerleri üzerinden kaydedilen taşınmazların maliyet veya rayiç bedeli üzerinden kayıtlara alınması olup anılan madde gereğince bu işlemlerin tamamlanması için öngörülen son tarih 31.12.2017'dir.
Kamu idarelerine ait taşınmazların yukarıda belirtilen çerçevede envanter ve değerlemesinin yapılarak muhasebeleştirilmemesi, kamu idarelerinin taşınmaz kayıtları ile mali tablolarının taşınmazlar hakkında doğru ve güvenilir bilgi sunmasını engellemektedir.
Maddi Duran Varlıklara İlişkin Değer Artırıcı Harcamaların İlgili Maddi Duran Varlık Hesaplarında İzlenmeyerek Doğrudan Giderleştirilmesi
Kamu idarelerinde maddi duran varlıklar için yapılan değer artırıcı harcamaların ilgili varlığın maliyetine eklenmeyerek doğrudan gider kaydedildiği tespit edilmiştir.
Genel Yönetim Muhasebe Yönetmeliği'nin 27'nci ve Merkezi Yönetim Muhasebe Yönetmeliği'nin 170'inci maddeleri kapsamında, maddi duran varlıklar için sonradan yapılan; varlığın değerini, kullanım süresini, ürün ve hizmet kalitesini, sağlanan faydayı artıran veya üretilen mal veya hizmetlerin üretim maliyetini azaltan her türlü maliyetin ilgili maddi duran varlığın kayıtlı değerine ilave edileceği ve amortisman hesaplamasında dikkate alınacağı belirtilmiştir.
Maddi duran varlıklar için yapılan değer artırıcı harcamaların doğrudan gider kaydedilmesi; ilgili maddi duran varlığın değerinin olduğundan daha düşük görünmesine, diğer taraftan maddi duran varlığın ekonomik ömrü süresince itfa edilerek giderleştirilmesi gereken tutarların tamamının gider kaydedilmesi suretiyle anılan döneme ilişkin gider tutarlarının olduğundan fazla görünmesine yol açmaktadır.
Kamu İdarelerinde Taşınmaz Tahsisine İlişkin Muhasebe Kayıtlarının Yapılmaması/Hatalı Yapılması
Kamu idareleri arasındaki taşınmaz tahsis işlemlerinin muhasebeleştirilmediği ya da hatalı muhasebeleştirildiği tespit edilmiştir.
5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu'nun "Taşınmaz tahsisi" başlıklı 47'nci maddesine göre kamu idareleri, kanunlarında veya Cumhurbaşkanlığı kararnamelerinde belirtilen kamu hizmetlerini yerine getirebilmek için mülkiyetlerindeki taşınmazlarla Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerleri, birbirlerine ve köy tüzel kişiliklerine bedelsiz olarak tahsis edebilirler.
Merkezi Yönetim Muhasebe Yönetmeliği'nin 170'inci maddesi uyarınca kamu idarelerinin hem diğer kamu idarelerine tahsis ettikleri taşınmazları, hem de kendilerine tahsis edilen taşınmazları yardımcı hesaplar itibarıyla ilgili varlık hesaplarında muhasebeleştirmeleri gerekmektedir.
Tahsis işlemlerinin muhasebeleştirilmemesi ya da hatalı muhasebeleştirilmesi, mali tabloların taşınmazların mülkiyet ve kullanım durumları hakkında doğru ve güvenilir bilgi sunmasını engellemektedir.
Yapımı Süren Maddi Duran Varlıklar İçin Yapılan Ödemelerin Yapılmakta Olan Yatırımlar Hesabında Muhasebeleştirilmesi Gerekirken Doğrudan Giderleştirilmesi
Kamu idarelerinde yapımı devam eden maddi duran varlıklar için yapılan ödemelerin 258 Yapılmakta Olan Yatırımlar Hesabında muhasebeleştirilmesi gerekirken doğrudan gider kaydedildiği tespit edilmiştir.
Merkezi Yönetim Muhasebe Yönetmeliği'nin 187 ve 188'inci maddelerinde, Yapılmakta Olan Yatırımlar Hesabının, kamu idarelerine ait yapımı süren maddi duran varlıklar ile ilgili işler için, iş eğer geçici ve kesin kabul usulüne tabi bir iş ise iş ile ilgili geçici kabulün yapıldığını gösteren tutanağın idarece onaylandığı tarihe kadar yapılan her türlü madde ve malzeme ile işçilik ve genel giderlerinin izlenmesi için kullanılacağı belirtilmektedir.
Yapımı devam eden duran varlıklar için yapılan ödemelerin doğrudan gider kaydedilmesi, yapılmakta olan yatırımlar hesabı ile sonucunda oluşacak maddi duran varlığın değerinin olduğundan daha düşük görünmesine, diğer taraftan maddi duran varlığın ekonomik ömrü süresince itfa edilerek giderleştirilmesi gereken tutarların tamamının gider kaydedilmesi suretiyle anılan döneme ilişkin gider tutarlarının olduğundan fazla görünmesine yol açmaktadır.
Yazılım/Lisans/Patent/Telif Hakkı/Harita Plan, Proje Alımları Niteliğindeki Gayrimaddi Hak Alımlarının Haklar Hesabında Muhasebeleştirilmemesi
Kamu idarelerinde yazılım/lisans/patent/telif hakkı/harita plan ve proje alımları niteliğindeki gayrimaddi hak alımlarının 260 Haklar Hesabında muhasebeleştirilmediği tespit edilmiştir.
Genel Yönetim Muhasebe Yönetmeliği'nin "26 Maddi Olmayan Duran Varlıklar" hesap grubunu açıklayan maddelerine göre yazılım, lisans yenileme ve sertifika gibi herhangi bir fiziksel varlığı bulunmayan, kamu idarelerinin belli bir şekilde yararlandığı veya yararlanmayı beklediği aktifleştirilen giderler ile patent, telif hakkı, belli koşullar altında hukuken himaye gören haklar gibi varlıkların maddi olmayan duran varlıklar hesap grubu içerisinde muhasebeleştirilmesi gerekmektedir.
Gayrimaddi hak alımlarının muhasebeleştirilmemesi, kamu idarelerine ait mali tabloların maddi olmayan duran varlıklar hakkında doğru ve güvenilir bilgi sunmasını engellemektedir.
Avans ve Kredilerin Mahsup Süresinde Kapatılmaması
Harcama birimleri tarafından verilen bazı avans ve kredilerde mahsup sürelerine uyulmadığı, gecikilen süreler için gecikme zammı tahsil edilmediği ve mahsup veya iade edilmeyen tutarların 140 Kişilerden Alacaklar Hesabında takip edilmediği görülmüştür.
5018 sayılı Kanun’un 35’inci maddesi ve Ön Ödeme Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik’in 11’inci maddesi hükümleri ile Merkezi Yönetim Muhasebe Yönetmeliği’nin 102’nci maddesine göre;
- Her mutemet ön ödemelerden harcadığı tutara ilişkin kanıtlayıcı belgeleri, ilgili kanunlarında ayrıca belirtilmemiş olması halinde avanslarda bir ay, kredilerde ise üç ay içinde muhasebe yetkilisine vermek ve artan tutarı iade ederek hesabını kapatmakla yükümlüdür.
- Belirtilen sürede mahsup edilmeyen avansların, mahsup edilmesi gereken tarihten itibaren 6183 sayılı Kanun’un 51’inci maddesi hükmüne göre hesaplanacak gecikme zammı ile birlikte ilgili mutemetten tahsil edilmesi gerekmektedir.
- İş avans ve kredileri hesabında kayıtlı bulunan avans ve kredi tutarlarından süresi içinde mahsup veya iade edilmeyenler, 160 İş Avans ve Krediler Hesabına alacak, sorumluları adına 140 Kişilerden Alacaklar Hesabına borç kaydedilmelidir.
Avans ve kredilerin mevzuata uygun olarak kapatılmaması mali tablolarda tam ve doğru raporlanmasına engel olmaktadır.
Taşınmazların Cins Tashihlerinin Yapılmaması
Kamu idarelerinde taşınmazların mevcut kullanım şekilleri ile tapu kayıtlarının birbirinden farklı olmasına rağmen cins tashihi işlemlerinin tamamlanmadığı tespit edilmiştir.
Kamu İdarelerine Ait Taşınmazların Kaydına İlişkin Yönetmelik'in 10'uncu maddesine göre, kamu idarelerince mülkiyetlerinde, yönetimlerinde veya kullanımlarında bulunan taşınmazların mevcut kullanım şekli ile tapu kayıtlarının birbirine uygun olmaması durumunda, taşınmazların mevcut kullanım şekli ile kayıtlara alınması ve kamu idarelerinin taşınmazların cins tashihinin yapılması için gerekli işlemleri yapması gerekmektedir.
Cins tashihinin yapılmaması, kamu idaresine ait taşınmazların mevcut kullanım şekillerinin tam olarak anlaşılamamasına yol açmaktadır.
Maddi Olmayan Duran Varlıklar İçin Amortisman Ayrılmaması/Eksik Ayrılması
Kamu idarelerinde gayrimaddi hak alımlarına ilişkin amortisman kayıtlarının yapılmadığı veya eksik yapıldığı tespit edilmiştir.
Genel Yönetim Muhasebe Yönetmeliği'nin "26 Maddi Olmayan Duran Varlıklar" hesap grubunu açıklayan maddelerine göre yazılım, lisans yenileme ve sertifika gibi herhangi bir fiziksel varlığı bulunmayan, kamu idarelerinin belli bir şekilde yararlandığı veya yararlanmayı beklediği aktifleştirilen giderler ile patent, telif hakkı, belli koşullar altında hukuken himaye gören haklar gibi varlıkların ve bunlara ilişkin amortismanların maddi olmayan duran varlıklar hesap grubu içerisinde muhasebeleştirilmesi gerekmektedir.
Merkezi Yönetim Muhasebe Yönetmeliği'nin 193’üncü maddesinde ise maddi olmayan duran varlıklara ilişkin amortisman işlemlerinin nasıl yapılacağı açıklanmıştır.
Gayrimaddi hak alımlarına ilişkin amortisman kayıtlarının mevzuata uygun yapılmaması, maddi olmayan duran varlıkların mali tablolarda tam ve doğru gösterilmesine engel olmaktadır.